9 Haziran 2009 Salı

Göbek kordonu kanı saklanması




Hamileliğiniz süresince bebeğiniz ile aranızdaki en güçlü,en kımetli ve en hayati bağ göbek kordonu ile sağlanmaktadır. Oksijen ve diğer besinlerin anne kanından bebeğinizin kanına geçmesi göbek kordonu ile mümkündür. Yani bebeğinizin göbek kordonu ile hayata bağlanmaktadır. Göbek kordonu bebeğinize yaşamsal anlamda anne karnında eşlik ederken doğumundan sonra da bazı özel durumlarda başvurulacak kaynakların başında gelmektedir. Peki nasıl oluyor da doğum sonrasında çöpe atılacak bir şey sonrasında da bu kadar değerli olabiliyor? Cevap “Göbek Kordonu Kanı”nda... göbek kordonu ve plasenta içinde kalan kanda vücudumuzda bulunan birçok hücreye dönüşebilme, biz yaşlanırken bozulan, yorulan, hastalandığımızda hasarlanan dokuları yenileyebilme özelliğine sahip “kök hücreler”i içermektedir.


Kordon kanı neden saklanır?
İlk uygulama 1989'da Gluckman ve Broxmeyer tarafından bir kalıtsal kansızlık (Fanconi anemisi) hastalığında gösterildi. Hastanın bir akrabasının göbek kordonu kanından elde edilen kök hücreler hastaya nakledilince hastalık tamamen ortadan kaldırılabildi. Daha sonra 143 hastalık ilk seri 1997'de açıklandı. Burada kan kanseri, kemik iliği yetmezliği ve kalıtsal diğer bazı kan hastalıklarında uygulandı ve çok başarılı oldu.

Kök hücrelerinin bir diğer kaynağı tüp bebek ünitelerinde laboratuarda elde edilen embriyolardır. Ancak embriyoların bir canlı olduğu ve sadece yedek parça amaçlı kullanımı demek olan bu yöntem etik olmadığından yasaklandı.

Göbek kordonu kanından elde edilen kök hücre tedavisinin tek alternatifi uygun verici bulunabildiği takdirde kemik iliği naklidir. Ancak uygun verici bulma olasılığı çok düşüktür ve ihtiyacı olan hastaların 1/2-1/3'de hiç mümkün olmamaktadır. Böylece hastaların önemli bir kısmı (çoğu çocukluk çağı kan kanserleri dolayısıyla) sadece uygun ilik bulunamama sorunu yüzden hayatını kaybetmektedir. Oysa kök hücre yönteminde hücreler kendi hücreleri olduğu için garanti söz konusudur, ayrıca tedavi edebileceği ciddi hastalıkların sayısı kan kanseri ile sınırlı değildir, bugünün koşullarında bile çok sayıdadır ve her geçen gün bu sayının artacağı bilinmektedir.

Türkiye'de İhtiyaç
Türkiye doğurganlık ve nüfus artışı oranı yüksek bir ülkedir. Ülkemizde her yıl en az 2.000.000 doğum olmaktadır. Sadece çocukluk çağı kan kanserleri, kemik iliği hastalıkları ve kalıtsal kan hastalıkları dolayısıyla Türkiye'de her yıl onbinlerce kemik iliği nakline ihtiyaç doğmaktadır. Uygun verici bulunamadığından kemik iliği nakillerinin çoğu yapılamamaktadır. Göbek kordonu kanından yapılacak kök hücre nakli kemik iliği nakillerinin yerini doldurabilecek tek yoldur.

Kordon kanı ile tedavi edilebilen hastlıklar
Akut ve kronik lösemiler, Amiloidoz, Aplastik anemi, konjenital sitopeni, Fanconi anemisi, Myelofibrozis, Hodgkin ve Nonhodgkin lenfoma, metabolik depo hastalıkları, orak hücreli anemi, Talesemi majör, kötü huylu tümörler (beyin, over, testis vb.), SLE, Multiple Skleroz, Romatoit Artrit.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder